9 Temmuz 2008 Çarşamba

Hayata Dair Notlar

Hep yazmak istediğim bir başlık olmuştur, ne zamandır erteliyorum bunu, bugüne kısmetmiş.

* Blog açıp birşeyler yazmaya Nisan 2007 tarihinde, Plaki's adlı reklamcılık ana temalı bloğumda başladım. O günden bugüne baktığımda, kendimi nispeten geliştirdiğimi düşünüyorum. Hoşuma giden tarafı ise, birilerinin beni okuyup yorumlarda bulunması oldu.

* Yazılarımda bir sürü yazım hatası görebilirsiniz, bunun nedeni ise, ortaokulda Türkçe dersime giren Öğretmenden kaynaklanıyor. İnadına yapıyorum sanki!

* 2 senelik İzmir hayatım dışında, kendimi bildim bileli Fenerbahçe tribünlerinin müdavimiyim. Yeni açılan fenerium tribünü hariç her köşesinde bulundum bu yerin. Aileden gelen, hatta damatların bile Fenerbahçeli olup, Camia'nın içinde varlığını sürdüren bir Fenerbahçeli gelenek beni büyüten. Bu sebeple, bazen mantıklı düşünemediğim anlar oluyor. Kusuruma bakmayın.

* Yakın bir zamana kadar, bir tribün grubunun içinde aktif olarak bulunmamıştım. Her deplasman yolculuğum, kendi münferit çevrem doğrultusunda gerçekleşmiş olmasına rağmen, bütün gruplar ile bir şekilde, kişi bazında ilişkilerim olmuştur. Ama geçen sezonun son dönemlerinde, yaşadığım paylaşımcılık ve içine girdiğim ortamın güzelliğinden ötürü, bir gruba dahil olmuş bulunmaktayım. Yeni sezon için güzel fikirlerimiz, güzel pankartlarımız, güzel tezahüratlarımız olacak. Bununda ayrı bir heyecanı içindeyim.

* "Futbolun Endüstrisine karşıyım Arkadaş" diye ortalık gezinen bu bünye sahibi insan, Spor endüstrisinin Türkiye'de rakibi olmayan bir kurumunda 1.5 senedir çalışmakta. Aman patron duymasın!

* Evet, yaptığım işi seviyorum. Spor odaklı bir Reklam ajansında çalışıyorum ve bundan son derece memnunum. Herkes için de bunu diliyorum.

* Hayata dair en kesin tarafım, Fenerbahçe ve Annemin yaptığı barbunya yemeğidir.

* Bekar yaşamak zor birşey, yıkanmış çamaşırları kurutup, tişörtleri ütülemek, sabahın köründe telefonun sesine uyanmak... vb. gibi bir sürü şeyden şikayet etmek.

* Gözlerim, son dönemde ikide bir mikrop kapmakta. Buna bir çare bulunuz, doktor bey!

* Sağ tarafta bulunan, takip ettiğim blogları çok seviyorum. Orada yazılanlar, öğrendiklerim, gördüklerim beni hayli tatmin ediyor. Abuk medyamızın, abuk yorumlarını okumaktansa bu insanları takip etmek hayli keyifli birşey. Yakın bir zaman içinde de tüm danışmanlığını yürüttüğümüz spor kanalında, Blog yazarları ile alakalı bir program fikrimz var. Bu bloglardan geleceğin usta kalemlerinin çıkacağını düşünüyoruz. Her an bazılarınızın kapısını çalabiliriz.

* Sigara'yı bırakmak en büyük arzularımdan biri, ama bunu başarabilecek potansiyelim varken hep üşengeçliğime denk getiriyorum. Tavsiyeleri duymaya ihtiyacım var. O değil yakın bir halı saha maçında ölmekten korkuyorum! Gaza gelip atılan her depardan sonra, "Oğlum, rengin beyazlamış" lafları duymak stres yaratıyor.


Bitti.

3 yorum:

Blogspor dedi ki...

Hayatına dair notların hoşuma gitti.Her yazında olduğu gibi güzel,doyurucu ve insanın okudukça okuyası gelen bir yazı.Bizimle böyle kaliteli yazılarını paylaştığın için teşekkürler =)

Efsane Maraton dedi ki...

plakis sen bol bol hayata dair karala, on numero olmuş :D

plaki dedi ki...

Teşekkür ederim :) yeterince gaza getirici oldu bu yorumlar:)